24 Temmuz 2009 Cuma


99-2000 diyalogları:
-biz üç adam olarak sana unutamayacağın bir sene hazırladık. senaryoyu okumak ister misin?
-bakayım hocam.
-beğendin mi?
-hmm güzel. yüzüme tükürüyorsunuz sebepsiz yere ibret olsun diye diğer çocuklara. siz de annemi aramam gerektiğini söylüyorum yardımcı olmuyorsunuz. özlemek iyidir diyorsunuz, ahmed arif'ten bir dörtlük okuyorsunuz. sizin de fermuarınız açık kalıyor, ben sizi yanıma çağırıyorum uyarıyorum. siz bana kızıyorsunuz. çok saçma bu senaryo. tutmaz.
-evladım senaryo kelebek etkisi filminden yola çıkılarak hazırlandı. bak şimdi ahmed arif senin bilinçaltına özlemek olarak kodlandı, eğer memur arkadaş anneni aramana izin verseydi ahmed arif ile özlemek arasında bir bağlantı olmayacaktı.
-peki neden yüzüme tükürüyorsunuz? o çok saçma.
-bunun da açıklaması şöyle, haksızlığa uğradığını düşünmek için bir bahanen olsun istedim. soytarılık yapanları böyle cezalandırıyoruz, kimse bir daha soytarılık yapmıyor.
-capital punishment uygulaması gibi.
-sen zeki bir öğrencisin, bunlar pedogojiyle ilgili ufak çaplı insanileştirme uygulamaları.
-saçlarımı kazıtıyorsunuz ilerleyen bölümlerde, üstelik saçlarımı kesen herif beni dövüyor. neden? adsafjfdsja bu ne şimdi?
-insanileştirmenin bir parçası. gelecekte uzun süre saçların uzun gezeceksin, saçlarına özen göstereceksin. bunu da geçmişteki bu sebebe bağlayacaksın.
-siz hakikaten nedenselliğe kaptırmışsınız kendinizi.
-senin arızalı bir insan olmamanı istiyoruz. seni düşünmeye, okumaya, bu bok çukurundan, daha bir çok bok çukurunda uzaklaştırmaya yeter sebepler yaratmaya çalışıyoruz. biz senin çocukluğunun karabasanları olabiliriz, fekat geleceğinin aydınlık yüzleriyiz.
-bu nasıl bir siyaset? şu an size inanmaya başlıyorum. isyankarlığım geçiyor.
-her zaman işe yarar afajsdfafadffas.
-asfdjasfjasd çok saçmasınız.
-camus?
-ters soru işareti?
-tamam git.

Hiç yorum yok: