5 Ekim 2009 Pazartesi

1965 yapımı hoş bir melodram



Yetkin dikincilerin oyunculuğunu çok beğeniyorum.Çok güzel bakıyor.Boyu çok uzun.Uzun boylu olmasa iyiymiş ama uzun işte.Çok iyi oyuncu o. Evet.



Bi de es-es var. Ahmet Rıfat Şungar oynuyor orada.Kendisi Nejat İşler'in yandan yemişi.Böyle bi manalı gibi bakışlar,artistik gibi hareketler.Görsen New York'da salınıyor sanırsın pezevengi.Halbuki Kadıköy'de çaycılarda rastlıyoruz kendisine.Ama Allah var o da iyi oyuncu.

Ben iyi oyunculara çok büyük saygı duyarım. Çünkü neden? Çünkü bana kendinin taklidini yap deseler onu bile beceremem.Öyle yeteneksizim. Tabii oyunculuktaki bu başarısızlığım aynı zamanda asla yalan konuşmayan bir kişiliğe sahip olduğumu da gösteriyor.Rol yapmayı becerebilsem,hayvan öküzü gibi yalan da söylerdim.Ama yapamıyorum işte.Ah ben ve şu tertemiz kalbim... ;)

Burdan ortaya çıkabilecek polemiği dikkatli okurlarımız farketmiştir.Oyuncular iyi yalan söyleyebildikleri için mi oyuncu oluyorlar,yoksa oyuncu olduktan sonra mı bir adi şerefsiz yalancı köpeğe dönüşüyorlar?

Düşünün biraz bence bunu.Ya da düşünmeyin beni ilgilendirmez.

Hiç yorum yok: