29 Mart 2010 Pazartesi

ayrılık

"tam olarak istediğim ne biliyor musun" dedim bir anda ona dönerek. "yoğun mutluluklar ve mutsuzluklar yaşamadığım, olup biten herşeye karşı nötr tutum sergilediğim bir hayat." yüzüme anlamsızca baktı ve sordu: " sen ciddi misin?" , "evet kesinlikle ciddiyim" diye yanıtladım. elimi bıraktı. "sana inanamıyorum. sen toplumun sana dayattığı şeyi kabullenmiş, kendini ona göre şekillendirmişsin. marjinaliteden ne kadar da uzaksın." dedi acı acı gülümseyerek.

ona ne cevap verebilirdim ki... hangi birinden bahsedecektim.. marjinalliğin top sakalla beraber bittiğinden mi, en son lise 1'deyken saçımı kırmızıya boyattığımdan mı, yoksa onunla konuşurken gözümün sürekli, otuz yaşına merdiven dayamasına rağmen inatla kaşından çıkarmadığı piercingine takıldığından, bu yüzden kendimi tam anlamıyla ifade edemediğimden mi... ne yapacaktım şimdi? ciddi bir ifadeyle yüzüne bakarak ve gözümü piercingsiz gözüne çevirerek şöyle söyledim:

- biliyor musun dostum? sana sadece gülüyorum. (oh yeah dedim burda içimden, nasıl da rapçi gibi konuştum oh yeah) şu haline bak. şu küpelerine, şu dar pantolonuna bir bak. bu mudur senin olayın! böyle marjinallik yerin dibine batsın. ulan seni anamın babamın karşısına nasıl çıkarıcam ben? sirkten mi buldun bunu demezler mi adama?

-evlilik toplumun dayatma....

-sıs! sıs artık! daha fazla küçülme. ben lisede kurardım böyle cümleler. sen liseyi bitireli nerden baksan 10 yıl olmuştur. hala bıdı bıdı konuşuyorsun evlilik şöyledir böyledir diye. bana açık konuş yavrum. de ki: "çalışmak g.tüme zor geliyor yeaa. her akşam eve gitmek kadar sıkıcı birşey de yok. serserilik, zibidilik peşinde koşmak istiyorum hayat boyu" dürüst ol canımı ye. ama yok, bulmuşsun kendine ideolojik bahaneler, birtakım gerçeküstü düşünceler, marjinalim diye ipsiz sapsız zağar gibi geziyorsun. marjinallik karın doyurmuyor olm. bir kaç seneye marjinal dilenci olursun, ben seni uyarayım. sonra demedi deme...

-marjinal olmak toplumun dayatmalar....

- seni terkediyorum. küpenden de, piercinginden de, senden de ayrı sıtkım sıyrıldı. al kaldın böyle marjinal marjinal. ben kendime eli yüzü düzgün, işinde gücünde bir adam bulmaya gidiyorum. helal süt emmişi tercih olunur.

- ama marjinal...

-bak hala!

1 yorum:

seyyarat dedi ki...

haklısın. artık bir oldu.