1 Eylül 2009 Salı

tamam

takılıyoruz ya hani böyle, aklımıza geleni yazıyoruz, o an için yazılabilecek en güzel şeyi yazdığımızı düşünüyoruz ve adeta hedonistçe anın tadını çıkarıyoruz. bazen bakıyorum bunu yadırgayanlar, ayıplayanlar oluyor. hangi bazen diyeceksin? 

bu facebook şeysinde, bikaç yorum yapayım dedim. o an yapılabilecek en güzel yorumu yaptım bi fotografa. fakat, yorumladıktan sonra karşı tarafın "çok saollllll canımsssss" demediğine, ya da "ehehehe çok komik" yazmamasına biraz gerildim. e haliyle duvara yazıyoruz ama duvara konuşmuyoruz. 

ertesi gün okulda şöyle bi muhabbet olduydu "bi daha öyle şeyler yazma". eleman içerlemiş yaptığım yoruma, dokunmuş adama. dedim eyvellah. bundan sonra size esprili yorum yok, bundan sonra size insanın içini bir hoş eden kelime oyunlu yorumlar da yok dedim. tribimi koydum. baktım eleman "ya abi herkes bakıyo sonuçta oraya" diyor. "ekmeğime taş koyma" diyor. "karizmayı çizme" diyor. ben de "tamam" deyip, sayfayı kapattım. 

kıssadan hisse internet geyiğine alışmamış adamla, sanalla gerçeği ayıramayan adamla işin olmayacak afsdfsafa. adam hala ordan garı düşürürüm, iş çıkarırım derdinde. 

neyse lan bu çok içime oturmuştu, paylaşayım dedim. konuşarak atlatayım dedim asajfjas. çocuk gibi azarlanmıştım nerdeyse dostlarım. ah kalbim sıkışıyore. 

Hiç yorum yok: